Düzce İftar Programı

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan Ramazan Ayı progrogramları kapsamında Düzce İl Temsilciliğimiz tarafından düzenlene iftar programına katıldı. İftar programı için Düzce’ye gelen Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan iftar öncesi babasının vefatı dolayısıyla İl Temsilcimiz Nezir Merttürk’ün evine taziye ziyaretinde bulundu.

Taziye ziyareti sonrasında iftar programına geçen Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ı Düzce Gençlik Kolları büyük bir coşkuyla karşıladı. Siyasi parti ve STK temsilcilerinin katıldığı iftar programı Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Programın açılış konuşmasını yapan Düzce İl Temsilcimiz Nezir Merttürk, geleneksel hale gelen ve Düzce’nin bütün sosyal çevrelerini bir araya getiren iftar programının bir yenisini daha yapıyor olmaktan ve Erbakan Vakfımıza karşı gösterilen teveccühün artıyor olmasını görmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz dedi.

Daha sonra kürsü konuşmasını yapmak üzere Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan geldi. Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan yaptığı konuşmada şunları söyledi;

Bu iftar programı dolayısıyla Düzce’li Milli Görüşçülerle, Erbakan sevdalılarıyla ve Erbakan Vakfı mensuplarıyla buluşmaktan dolayı sevincimi ifade ediyork ve Rabbimize şükrediyorum. Erbakan Vakfımız sözde değil özde dava adamlarının yeridir. Erbakan Vakfımız davasına adanmış erlerin, ihlas, samimiyet ve sadakatin merkezidir. Erbakan Vakfı Erbakan Hocamızın vasiyetini yerine getirmek demektir. Erbakan Vakfı Milli Görüşü ve Erbakan Hocamızı doğru anlamak demektir. Erbakan Vakfı Milli Görüşün tabelasına, binasına, ismine, amblemine değil manasına, aslına, özüne sahip çıkmak demektir. Erbakan Vakfı Milli Görüşün Erbakan Hocamız tarafından tanımlanmış orjinal açılarına sahip çıkmak demektir. Erbakan Hocamızı ve Milli Görüşü temsil etmek yaptığınız toplantılara Erbakan Hocamızın resmini asmakla olmaz, Erbakan Hocamızın yaptığı konuşmalardan ezberlediğiniz bazı kısımları tabiri caiz ise adeta papağan gibi tekrar etmekle olmaz. Erbakan Hocamızdan geriye kalan bazı binalara, amblemlere sahip olmakla olmaz. Erbakan Hocamızı ve Milli Görüşü temsil etmek ihlas ister, samimiyet ister, sadakat ister, nefis terbiyesi ister, şefkat ve merhamet ister.

Bizler Erbakan Vakfı olarak merhum liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın manevi mirasıyla yola devam ediyoruz. Erbakan Vakfı sözde değil özde dava adamlarının vakfıdır. Erbakan Vakfı ihlas, samimiyet ve sadakatin merkezidir. Erbakan Vakfı, milli görüşün orijinal açılarına bakmaktır. İçinde bulunduğumuz fetret devrinde, başımızda Erbakan hocamızın olmadığı, haklıyla haksızı, hakla batılı, hayır ile şerri birbirinden ayırmanın son derece zor olduğu bir dönemde sizler hakkın, hayrın, haklının yanında yer aldınız. Erbakan Hocamızın arkasından yere düşmek üzere olan o şanlı Milli Görüş sancağını tutup kaldırdınız ve yeniden burçlara dikmek üzere bu harekatı yürütüyorsunuz. Bu yaptığınız çalışma her türlü ödülün üzerindedir. Bu şuurlu, onurlu duruşunuz en zor dönemde yaptığınız bu gayretli çalışmalar her türlü takdirin üzerindedir. Bu çalışmalarınızı bir gün tarih yazıldığında o tarihi yazanlar ve okuyanlar görecektir.”

Daha geçen günlerde İsrail Ulusal Güvenlik Merkezi Başkanı Yadlin, İsrail İran başta olamk üzere bölgedeki tehditlere karşı Türkiye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan’dan oluşan bir Sünni ittifakı ile birlikte hareket etmelidir diyor. Türkiye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan’ İsrail’in safında tutacağım ve İsrail’in hedeflerine hizmet ettireceğim açıklamasında bulunuyor. Arkasından Sayın Cumhurbaşkanımızın ABD ziyaretinde Trump “iyi ki geldiniz, beraber daha yapacak çok işimiz var diyor”. Sonra aynı Trump Suudi Arabistan’a gidiyor ve İran’a karşı kullanılmak üzere 120 Milyar Dolarlık silah satıyor ve burada yaptığı açıklamada Suudi Arabistan’lı yetkililere radikal ideolojiyle birlikte mücade edeceğiz diyor. Terörizmle mücadele demiyor radikal ideoloji diyor. Bu ne demek. Namaz kılan ve yahudi kölesi olmayı kabul etmeyen her müslümanla mücadele edeceğim diyor. Düşmanları terörizm değil, şuurlu müslümanlar haline gelmiş durumda. Ve yine ABD’nin desteklediği ve sözde İslam Ordusu olan bizim çakma İslam Ülkeleri Nato’su dediğimiz bir oluşum kurulması. Ve en son şu mübarek Ramazan günlerinde işbirlikçiler eliyle Katar’a uygulanan ambargo. İsrail ne diyor, HAMAS Katar olamadan ayakta kalamaz. İşte bu açıklamadan kısa bir süre sonra Katar ambargosu başladı. İşte bu açıklama Katar ambargosunun arkasındaki asıl gücün sahibi İsrail ve ABD olduğunu gösteriyor.

İşte bu arka arkaya yaşadığımız tüm bu olaylar Erbakan Hocamızın sözlerini hatırlatıyor. Erbakan Hocamız Siyonizmi bir timsaha benzetiyor ve diyordu ki ” bu timsahın üst çenesi ABD, alt çenesi AB, kuyruğu İsrail ve asıl gövdesi ise müslüman ülkelerdeki işbirlikçilerdir. Bugün yaşadığımız olaylar bu sözün ne kadar doğru olduğunu bir kez daha gösteriyor.

“Bir tarafta İngiltere eski Başbakanı Tony Blair ‘Irak’a saldırmak için kimyasal yalanını biz uydurduk çünkü gerekçeye ihtiyacımız vardı’ diyor, diğer taraftan emekli bir ABD’li General Wesley Clark IŞİD ve El Kaide terör örgütlerinin bizzat ABD tarafından kurulduğunu söylüyor. Bunların yanı sıra Siyonizm gerçek bir İslam birliği kurulmasın diyerek şuanda çakma İslam birliği kurup kuklaları yapmanın peşinde. İslam ülkelerindeki işbirlikçi yöneticileri aracılığıyla ekonomik sömürüye devam ediyorlar. İşgaller, katliamlar, parçalanan İslam coğrafyasının müsebbibi ne kadar dünya siyonizmi ise onlardan daha büyük müsebbib işte bu işbirlikçi yöneticilerdir.  Ancak ey dünya siyonizmi ! Hiçbir yalanınız ile bizi kandıramazsınız çünkü biz Milli Görüşçüyüz. Biz sizin ciğerinizi biliriz. Siyonizm’in bu çalışmalarını ancak  Erbakan Vakfı yani ‘Milli Görüş’ engeller. Merhum liderimiz Erbakan Hocamızın mücadelesini, fikirlerini, cesaretini sürdürerek hedefe mutlaka ulaşacağız. Yeniden Büyük Türkiye’nin öncülüğünde İslam Birliği’ni kurmak boynumuzun borcudur. Irkçı emperyalizmin bütün insanlığı karanlığa boğan bu düzenini değiştirip Yeni Bir Dünya Düzeni kurmak ve kurulacak bu yeni Dünya’da adaleti tüm insanlığa yaymak, başta İslam coğrafyası olmak üzere bütün dünyayı barışın hüküm sürdüğü bir yer haline getirmek bizim için en büyük hedeftir. 4 Mart’ta İstanbul Abdi İpekçi’de yaptığımız ve 22.000 kişinin katıldığı Erbakan Hocamızı anma programı Erbakan Vakfımızın yani bizlerin üzerinde ne kadar büyük bir sorumluluk olduğunu ortaya koydu. İnşallah bu sorumluğun, bu görevin, bu hedefin gereğini Allah’ın yardımı ile ve var gücümüzle çalışarak yerine getireceğiz.”

PAYLAŞ