Ankara İftar Programı

Ramazan Ayı programları kapsımnda Ankara İl Temsilciliğimiz iftar programı gerçekleştirdi. İftar programına Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın yanı sıra Genel Başkan Yardımcılarımız, siyasi parti temsilcileri, STK ve sendika yöneticileri ile kalabalık bir topluluk katıldı.

Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan iftar programının açılış konuşmasını İl Temsicimiz Mücahit Çelik yaptı. Mücahit Çelik Ankara Erbakan Vakfı olarak böyle bir iftar sofrası etrafında böyle güzel bir topluluğu biraray getirmekten ve Genel Başkanımız Dr. FatihErbakan beyle  bu güzel topluluğu buluşturmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz ve şimdiden bütün milletimizin ve İslam aleminin bayramını kutuluyoruz dedi.

Daha sonra kürsüye Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan geldi. Programı tertip eden Ankara İl Temsilciliğimize ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan şunları söyledi;

“Sözlerimin başında Ramazan Ayı’nızı tebrik ediyorum. Bu Ramazan Ayı’nın İslam coğrafyasının sıkıntılar altında yaşadığı son bayram olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. Yine sözlerimin başında merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızı rahmetle yad ediyorum.

Sizlere hitap ederken şu soruyu sorarak sözlerime başlamak istiyorum. Şu mübarek günlerde Türkiyemize, kendi halimze baktığımızda ne görüyoruz. Ailemizle birlikte en güzel şekilde iftarımızı yapıyoruz, arkasından teravih namazlarımızı rahat bir ortamda kılıyoruz, sonrasında evimizde televizyonda sahura kadar islamdan bahseden programlar izliyoruz. Kendi ülkemizde özgürlük içerisinde Ramazan Ayı’nı yaşıyoruz. İmam hatipler açılıyor, kuran kursları çoğalıyor, Erbakan Hocamızın “bir gün gelecek rektörler başörtülülere selam duracak” sözü gerçek olmuş, devleti yönetenler inançlı insanlar haline gelmiş durumda. O halde bizler için yapılacak bir şey kalmamış, daha ne isteriz Allah’tan, oturup şükredelim, zikirle tesbihatla meşgul olalım. Eğer bu düşünceye kapılırsak çok büyük bir hata yaparız. Erbakan Hocamız vefatından kısa bir süre önce, “toprak ayağımızın altından kayıyor, ileride ülkemizin üstüne doğru gelecek kara bulutları bugünden görüyorum” diyordu. Neden böyle diyordu ?. Çünkü diyorduki ” bir gün Suriye’de savaş olursa bilinki esas hedef Türkiye’dir. Suriye’de ki savaş Türkiye’deki savaştan önceki son duraktır. Bizler müslümanlar olarak Ramazan Ayı’nı yaşarken, onlar plan yapmaya devam ediyorlar. Biz kimiz? Türkiye’de ki ve İslam coğrafyasındaki müslümanlar. Onlar kim? Dünya Siyonizmi.

Daha geçen günlerde İsrail Ulusal Güvenlik Merkezi Başkanı Yadlin, İsrail İran başta olamk üzere bölgedeki tehditlere karşı Türkiye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan’dan oluşan bir Sünni ittifakı ile birlikte hareket etmelidir diyor. Türkiye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan’ İsrail’in safında tutacağım ve İsrail’in hedeflerine hizmet ettireceğim açıklamasında bulunuyor. Arkasından Sayın Cumhurbaşkanımızın ABD ziyaretinde Trump “iyi ki geldiniz, beraber daha yapacak çok işimiz var diyor”. Sonra aynı Trump Suudi Arabistan’a gidiyor ve İran’a karşı kullanılmak üzere 120 Milyar Dolarlık silah satıyor ve burada yaptığı açıklamada Suudi Arabistan’lı yetkililere radikal ideolojiyle birlikte mücade edeceğiz diyor. Terörizmle mücadele demiyor radikal ideoloji diyor. Bu ne demek. Namaz kılan ve yahudi kölesi olmayı kabul etmeyen her müslümanla mücadele edeceğim diyor. Düşmanları terörizm değil, şuurlu müslümanlar haline gelmiş durumda. Ve yine ABD’nin desteklediği ve sözde İslam Ordusu olan bizim çakma İslam Ülkeleri Nato’su dediğimiz bir oluşum kurulması. Ve en son şu mübarek Ramazan günlerinde işbirlikçiler eliyle Katar’a uygulanan ambargo. İsrail ne diyor, HAMAS Katar olamadan ayakta kalamaz. İşte bu açıklamadan kısa bir süre sonra Katar ambargosu başladı. İşte bu açıklama Katar ambargosunun arkasındaki asıl gücün sahibi İsrail ve ABD olduğunu gösteriyor.

Bizler Erbakan Vakfı mensupları olarak, Erbakan Hocamızın talebeleri olarak, Milli Görüşçüler olarak ve şuurlu müslümanlar olarak Türkiye’de ve bütün İslam aleminde ABD yönetiminin işbirlikçiliğine ve tetikçiliğine hayır diyoruz. Çünkü ABD yönetimi demek Siyonizm demektir ve Siyonizmden kimseye fayda gelmez. Ey dünya Siyonizmi; bırakın bu terörle mücadele safsatasını artık yemezler, kimseye yutturamazsınız bu yalanları, bu terörü bu noktaya getiren zaten sizsiniz

Bu mübarek günlerde dua ediyoruz. Ya Rabbi müslümanları bu Siyonistlerden ve işbirlikçi sözde müslümanlardan koru. Elbette biz sadece sözlü dua ile yetinemeyiz. Fiili dua etmeli yani tüm bu sıkıntıların ortadan kalkması için var gücümüzle çalışmamaız gerekir. İşte Erbakan Vakfı bunun için var. Erbakan Vakfı İslam Birliğini kurmak için var. Ya İslam Birliğini kuracağız ya da Allah korusun İslam ülkeleri Siyonizme köle olacak.

Erbakan Hocamızın vefatı ile yeni hayallere kapılan, hedeflerine ulaşmak için önlerinde engel kalmadığını düşünen dünya Siyonizmine Erbakan Vakfı’nın kurulması ile büyük bir yumruk attık Elhamdülillah. Şimdi yeni planlar yapıyorlar. Ancak ne kadar plan yaparlarsa yapsınlar bizler şuurla çalışmaya devam ettikçe onlar asla hedeflerine ulaşamayacaklardır.”

PAYLAŞ